Göynem – Beyşehir

İlahi – Kur`an -İslam – Din -Tasavvuf – Belgesel – Dua – Hadis – Tarih – Şiir – Vs… – بِسْمِ اللهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ

Archive for 27 Eyl 2010

Kasımiye Medresesi…

Posted by Site - Yönetici Eylül 27, 2010

Kasımiye Medresesi...

Kasımiye Medresesi...

Kasımiye Medresesi…

Allah’tan Korkun!..

MARDİN’DEKİ Kasımiye medresesi son yıllarda üzücü faaliyetlere sahne oluyor. Bu harika mimarlık ve sanat eseri 15’inci yüzyılda inşa edilmiştir. Muhtemelen Artukoğulları devrinin sonlarında yapımına başlanmış, Akkoyunlu hükümdarı Cihangir beyin oğlu Kasım bey tarafından tamamlanmıştır. Yaptıranlardan Allah razı olsun.

Kasımiye medresesinde son yıllarda olup bitenler, bu harika binayı yaptıran hayırsever ecdadımızın, oradan gelip geçmiş ulema, fukaha ve talebe-i ulumun ruhlarını mustarip etmektedir.

Yedi sekiz yıl önce orada, o Tevhidî din ve ilim merkezinde gülünç ve grotesk bir Dinlerarası Diyalog tiyatrosu yapıldı; çeşitli kiliselere mensup kara cüppeli, kalensüveli papazlar, Diyanet’in resmî temsilcisi bir müftü geldiler, çanlar çalındı, ezanlar okundu, papazlar ve müftü medresenin avlusundaki havuzun üzerine kurulmuş derme çatma salaş köprüden merasimle çan ve ezan sesleri içinde geçtiler. Gûya bu köprü Sırat köprüsüymüş, diyalogçular da buradan geçip cümbür cemaat Cennete girmişlermiş.Ne korkunç, ne gülünç bir tiyatro!..

Son olarak şimdi o medresede bir moda defilesi krizi çıktı. Bula bula, kala kala bir İslam medresesini mi buldular bu iş için? Medresenin içinde bir de cami var… Bu işleri tertipleyenler Allah’tan korkmuyorlar mı?

Yakın tarihimizde İslam medreseleri kapatıldı, İslam’ın ilim ve irfan ocakları söndürüldü, nice cami, medrese, tekke, imaret, taş mektep binası satıldı, yıkıldı, harap edildi, kimisi kiraya verildi. Kalanlar da İslam ilimlerine hizmet vermiyor. İstanbul’da bazı tarihî medrese binaları şu anda halıcı dükkanı, kahve ve çay evi olarak kullanılıyor.

İçinde cami olan, uzun asırlar boyunca ilim ve irfan merkezi olarak hizmet görmüş olan bir medrese binasında moda defilesi yapılamaz. Böyle bir şey din hürriyetine, Müslüman halkın temel haklarına aykırıdır. Mukaddes mekanları günahlı işlere mekan eyleyenler Allah’ın gazabından korksunlar.

Diyanet, Kasımiye medresesinde çan çaldırarak, Teslis propagandası yaptırarak büyük bir skandala imza atmıştır.

Bu satırları yazarken çok üzüntülüyüm. Öfke bile duyamıyorum…Sadece derin bir üzüntü, kalp kırıklığı, inkisar içindeyim.

Partilerini dinlerinin üzerinde tutan Müslümanlara çok kırgınım.

Bu işler karşılıksız ve cezasız kalmaz. Hak sillesinin ne zaman, nereden ve nasıl geleceği belli olmaz. Hak azze ve celle hazretleri imhal eder (mühlet verir) ama ihmal etmez.

Hak sillesinin sadâsı yoktur.

Bir vurdu mu hiç devası yoktur.

Sokaklarda İçmek Sanat ve Kültür Değildir

İSTANBUL’u kültür ve sanat adına meyhaneye çevirmeye hakkınız yoktur. Ailelerin yaşadığı sokaklara ellerinizde kadehlerle çıkıp, gelip geçen kadın ve kızları rahatsız edecek şekilde açıkta içki içemezsiniz. Her şeyin bir adabı, erkanı ve raconu vardır. Sizin için içki içmek uygarlık olabilir ama halkın büyük bir kısmı bunu kabul etmemektedir. Türkiye şarap sokakları açmakla, şaraphanelerle, sokaklarda içki içmekle daha kültürlü, daha medenî, daha ileri olmaz. Sadece alkolik olur.

Sokaklarda gelip geçeni, kadın kızları rahatsız edecek şekilde içki içmekle sanatın, kültürün, medeniyetin zerrece alakası yoktur.

İçki içerek medenî olunmaz, ancak sarhoş olunur.

İçki halkı zehirlemektedir. Hastaneler içki sebebiyle sağlıklarını kaybetmiş insanlarla doludur.

İslam peygamberi “İçki bütün kötülüklerin anasıdır” buyurmuştur.

İçki içmeyi kural, içki içmemeyi istisna ve tutuculuk olarak algılayanlar dengesiz ve sağlıksız düşünen bed-mest kimselerdir.

İçki içmek laikliğin vaz geçilmez şartlarından değildir.

Nice cinayetler, adam öldürmeler, trafik kazaları içkinin tesiriyle yapılmaktadır.

Başta sağlık problemleri olmak üzere içki yüzünden bu devlet, bu memleket, bu halk milyar dolar zararlara uğramaktadır.

İçkiyi teşvik etmek, içkiyi uygarlığın bir şartı gibi göstermek, içkiyle sanat ve kültürü özdeşleştirmek bir insan hakları ihlalidir, bir çılgınlık ve mecnunluktur.

İçkiyi yayarak, içkiyi savunarak, içki üretim ve tüketimini arttırarak İslam’ı durduracaklarını zannedenler akıl sarhoşudur.

Sayınlar!.. Müslüman mahallesinde sokaklara taşarak, kahkahalar atarak, gelip geçeni rahatsız ederek, ailelerin huzurunu bozarak, bu yapılanları sanat ve kültür gibi göstererek içki içmek akıllı, mantıklı, vicdanlı, bilge vatandaşların yapacağı şey değildir.

Vatandaşları kışkırtmayınız. Zıkkımlanacaksanız kapalı mekanlarda içiniz.

Sokaklar sizin babanızın çiftliği değildir.

M. Şevket Eygi  – Milli Gazete

.

Posted in Diger Konular, Dini Konular, Güncel, Gündem, Genel, Tavsiyeler, Türkiye, Yorumlar | Etiketler: | 1 Comment »

HACCIN EDEBLERİ

Posted by Site - Yönetici Eylül 27, 2010

HACCIN EDEBLERİ

HACCIN EDEBLERİ

HACCIN EDEBLERİ:

1-  Hac edecek insan, borçlarını öder,

2-  Günâhlarına tevbe eder,

3-  Kusur ettiği ibâdetleri kazâ eder,

4-  Vasiyetnâmesini yazar,

5-  Helâl mal ile gider,

6-  Helâl maldan, (yol ihtiyacını ve fakirleri gözetlemek için) fazlaca alır,

7-  Yola çıkmadan önce, selâmete sebep olsun niyetiyle sadaka verir,

8-  İyi arkadaşlar bulur,

9-  Sevdiklerine vedâ eder, onlardan hayır duâ ister, “Emânetimi ve işlerin sonunu Allahü Teâlâ’ya ısmarlıyorum” der. Onlar: “Allah seni korusun, takvanı artırsın, korktuklarından emin etsin, haccını mübârek eylesin” derler,

10- Evden çıkarken iki rekât namaz kılar; 1.’de (Kâfirûn) 2.’de (İhlâs) sûrelerini okur. Duâda “Ya Rabbi, Sana tevekkül ettim. Beni ve ehl-i iyâlimi belâlardan himâye buyur. Beni hayırlı amellere muvaffak kıl.” der.

11- Kapıdan çıkarken “Bismillâhi tevekkültü alellâhi Lâ havle velâ kuvvete illâ billahi’l aliyyil’azîm.” der. Ayrıca “Yâ Rabbî yüzümü sana döndüm. Beni takvâ ile rızıklandır” niyâzında bulunur,

12- Yola Perşembe veya Pazartesi günü çıkar, (Hac için Perşembe efdal” denilmiştir.)

13- “Günâhımı affet” diye duâya devam eder,

14- Vasıtaya binince “Bismillâhi mecrâhâ ve mürsâhâ...” âyetini okur ve Hak Teâlâ’ya hamd eder.

15- Yolda zikir ve Kur’an okumakla meşgul olur, kimseyle nizâ etmez,

16- Yükseklerden geçerken hamd, tesbih, ve tehlîlde bulunur,

17- Korkulu hallerde Âyetü’l-Kürsî’yi, Âme-ne’rrasûlü’yü, Felâk ve Nâs sûrelerini okur.

Kaynak : Hac Rehberi

..

Posted in Diger Konular, Dini Konular, Güncel, Gündem, Genel, Hac Rehberi, Türkiye, Yorumlar | Leave a Comment »