Göynem – Beyşehir

İlahi – Kur`an -İslam – Din -Tasavvuf – Belgesel – Dua – Hadis – Tarih – Şiir – Vs… – بِسْمِ اللهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ

Archive for the ‘Kadir Gecesi’ Category

Kadir Gecesi’ni düşünürken…

Posted by Site - Yönetici Eylül 6, 2009

1121Kadir Gecesi

Kadir Gecesi’ni düşünürken…

Hemen her mübârek gün ve gecelerde aynı şeyleri düşünür, değişmeyen hakikatleri hatırlarız. Mü’min için bu vaziyet hiç değişmez; hakikat hep aynı hakikattir.

Dilerseniz, bu mübârek gece için düşünüp hatırladıklarımıza bir göz atalım…

Bildiğimiz gibi Ehl-i Sünnet inancına göre, “Hayrı da şerri de yaratan Rabbimiz Teâlâ ve Tekaddes hazretleridir. Ancak onun, şerre rızâsı yoktur.” Yani Cenâb-ı Hak, yarattığı kullarının cennete gitmesini, Cemâl-i İlahi ile şereflenmelerini istiyor, cehenneme müstehak duruma düşüp azap çekmelerine ise rızâsı yok.

Bunun için de cennete gidebilme vesilelerini çoğaltmış, cehenneme gitme sebeplerini ise azaltmıştır. Nitekim şu âyet-i celîle bunun açık delillerinden biridir:

“Kim (huzûr-i İlâhîye) bir iyilikle gelirse, ona getirdiğinin on katı (ecir) vardır. Kim de bir kötülükle gelirse o, sadece onun misliyle cezâlandırılır. Onlar (yani iyilik edenler de fenalık yapanlar da) haksızlığa uğratılmazlar. (Sevapları eksik verilmediği gibi, azapları da artırılarak zulme uğratılmazlar.)” (1)

Evet, bir kötülüğe bir günah; ama bir iyiliğe/bir hayra bir sevap değil, on sevaptan başlayan bir yükseliş!.. Çünkü Rabbimiz kullarının, gadabına/öfkesine mâruz kalıp cehenneme girmelerini değil, rızâsına muvâfık/uygun amel ve ibadetlerde bulunup cennet ve Cemâl-i İlâhîsi ile müşerref olmalarını istiyor…

Bunun içindir ki, bütün gün ve geceleri kendisi yarattığı halde bazılarına birtakım farklılıklar, üstünlükler vermiş… Yapılan iyiliklerin, işlenen amellerin sevâbını daha da yükselterek yetmişe, yedi yüze, kandil gecelerinde daha fazlaya çıkartmış… Özellikle Kadir Gecesi’nde ise, rakamların ifade edemeyeceği kadar zirveye tırmandırmıştır. Hatta Kadir Gecesi’ne öylesine kudsî bir ulviyet lutfetmiş ki; bu geceyi ihyâ ile bin aylık nâfile ibâdet sevâbından daha fazla kazanmayı bile mümkün kılmıştır.

Niçin?

Çünkü Rabbimiz kullarının cennete gitmelerini istiyor, cehennemlik olmalarına rızâsı yok. Bunun için de bahaneler halk ediyor, sebepler-vesileler ihdâs ediyor; günahların cezâsını bir yazdırıyor, iyiliklerin sevaplarını ise on’dan başlatıyor… Yedi yüze, yedi bine, yetmiş bine, yedi yüz bine, milyonlara kadar çoğaltıyor… Hatta Kur’ân-ı Kerim’de, “… Sabredenlere ecirleri-mükâfatları hesapsız verilecektir”(2) buyuruluyor.

Hadis-i şeriflerde ise orucun insanı, ruhi terbiye vasıtası olan en mühim hasletlerden sabra alıştıracağı belirtilir. Bunlardan birinde Sevgili Peygamberimiz (s.a.v.) buyurmuşlardır ki: “Temizlik îmânın yarısı, oruç da sabrın yarısıdır”(3) Kadir Gecesi de, oruç ayı olan Ramazan-ı şerif içerisdedir malum…

***

“SEN HİÇ KADİR GECESİ’Nİ YAŞAMADIN MI?”

İrşad ve mev’izaya dair bazı eserlerde şöyle anlatılır:

Bir kul “kabir azâbı” çekerse, mezarlıktaki arkadaşları ona sorarmış:

“Sen hiç Ramazan ayına ulaşmadın mı, Kadir Gecesi’ni yaşamadın mı?

Şayet, “Yaşadım” derse, hayret ederlermiş… Nasıl olup da kendini affettiremedin; sel gibi akan, çağlayanlar gibi coşan sevaplarla amel defterini dolduramadın da kabir azâbına mâruz kaldın? diye…

Mezardakilerin bu hayreti de, Kadir Gecesi’nin kadrini/kıymetini anlamamız bakımından oldukça mânidar değil midir?

***

Velhâsıl, bu mübârek ay, gün ve gecelerde kabını dolduran doldurmakta, dolduramayan da lâyık olduğu kötü âkıbeti beklemektedir. Rahmet-i İlâhî sağanak yağmurlar gibi yağmakta, mağfiret-i İlâhî bembeyaz karlar gibi üzerimize inmektedir. Kaçanlar elbette istifade edemeyecek; letâifini-gönüllerini açanlar ise, mutlaka bu İlâhî feyzden mahrum kalmayacak, umduklarına nâil, korktuklarından emin olacaktır.

İşte bu noktada önemli olan hususulardan biri de; insanın kendini kontrol etmesi, kimlerin arasında ve yanında olduğuna dikkat etmesidir… İlâhî rahmetten kaçan bedbahtların/manevi felakete uğramış kimselerin mi, yoksa kalbini-gönlünü açıp nûr-i İlahi, feyz-i Muhammedî ile alâkadar olan bahtiyarların mı?

***

Rabbimiz bizleri rahmet-mağfiret-feyz ve bereketinin yağmurlar, karlar gibi yağdırmakta olduğu Kadir Gecesi’nden a‘zamî derecede istifade ve istifaza edebilen seçkin kulları zümresine ilhak buyursun.

***

KADİR GECESİNİ GÖZETMEK

Kadir Gecesi’nin, Ramazân-ı Şerif’in 20’sinden sonraki tek gecelerinde aranmasına dair müteaddit hadîs-i şerifler vârid olmuştur.

Birinden itibaren tek gecelerde aranmasını tavsiye eden büyükler de vardır. İmâm-ı Şâ’rânî hazretleri Kadir Gecesi’nin kaçıncı gece olduğunu, Ramazân-ı Şerif’in giriş günlerine göre şöyle tesbit etmiştir:

– Pazar günü girerse, 28’i 29’a bağlayan gece.

– Pazartesi günü girerse, 20’yi 21’e bağlayan gece.

– Salı günü girerse, 26’yı 27’ye bağlayan gece.

– Çarşamba günü girerse, 18’i 19’a bağlayan gece.

– Perşembe günü girerse, 24’ü 25’e bağlayan gece.

– Cuma günü girerse, 16’yı 17’ye bağlayan gece.

– Cumartesi günü girerse, 22’yi 23’e bağlayan gece.

İmâm-ı Şâ’rânî hazretleri 30 sene Kadir Gecesi’yle bu târife göre müşerref olmuşlardır. Birçok ehlüllah bu usûlle Kadir Gecesi’ni bulmuşlardır.

Malumunuz, Kadir Gecesi’nin bu ay içerisinde hangi gece olduğunun gizlenmesi, mü’minlerin her geceyi Kadir Gecesi bilip, her gece çokça ibâdet etmeleri için ve diğer bazı sebeplerden dolayıdır.

***

Netice olarak şunu ifade edebiliriz;

Ramazan-ı Şerif hangi gün girerse girsin, bu hesaba göre Kadir Gecesi, cumartesiyi pazara bağlayan geceye isabet etmektedir. Ramazan-ı Şerif’in ikinci yarısında ise, iki adet cumartesi vardır. Bunlardan gecesi tek sayıya isabet eden, Kadir Gecesi’dir.

Dikkat: Bu sene (H. 1430 / M. 2009) Ramazan-ı şerif Cuma günü girmiş olduğuna göre, yukardaki hesabe göre gerçek Kadir Gecesi 5 Eylül Cumartesi gününü 6 Eylül Pazar’a bağlayan gece yani 17’inci geceye isabet etmektedir. Bu usulden haberdar olan mü’minler, mutlaka o geceyi de ihya etmelidirler.

Ayrıca şunu da hatırdan uzak tutmamak gere;

Ümmet-i Muhammed bir bütün olarak 27’nci geceyi Kadir Gecesi olarak ihya ettikleri için, Cenab-ı Hak, asıl Kadir Gecesi‘ndeki bütün esrar ve tecelliyatını bu gecede de ihsan ediyor. O bakımdan mü’minler, 21’inci geceyi ihya etmiş bile olsalar, 27’nci geceyi de aynu şuur ve uyanıklılıkla ihya etmelidir, boş geçirmemelidirler.

***

KADİR GECESİ’NİN ALÂMETLERİ

– Kadir Gecesi’nde hava berrak ve güzel olur.

– O gece her şey Allah’a secde eder.

– Denizlerin suyu bir an için tatlılaşır.

– Mü’minler afv-ı ilâhi ve mağfiret-i sübhânîye mazhar olurlar. (4)

DİPNOTLAR
(1) En‘âm suresi, 160.
(2) Zümer suresi, 10.
(3) İmam Ahmed b. Hanbel, Müsned, 4, 260.
(4) Dua ve İbadetler, Fazilet Neşriyat, İstanbul, 1983, s. 41.

Alinti : Halis Ece

Posted in Bunları Biliyormuydunuz, Diger Konular, Dini Konular, Güncel, Gündem, Genel, Kadir Gecesi, Tavsiyeler, Türkiye, Yorumlar | Etiketler: | Leave a Comment »

MUBAREK ( KADİR GECESİ ) KANDİLİNİZ KUTLU OLSUN

Posted by Site - Yönetici Eylül 26, 2008

Kandiliniz Kutlu Olsun

Kandiliniz Kutlu Olsun

MUBAREK ( KADİR GECESİ ) KANDİLİNİZ KUTLU OLSUN

Bütün İslam aleminin mubarek kandilini kular hayırlara vesile olmasını H.z Allah’tan temenni ve niyaz ederiz.

Posted in Genel, Kadir Gecesi | 2 Comments »

Kadir Gecesinde Ne Yapılır?

Posted by Site - Yönetici Eylül 26, 2008

Kadir Gecesinde Ne Yapılır

 

Bu gece 4 rek’at Kadir gecesi namazı kılınır:

1’inci rekatte: 1 Fâtiha-i şerîfe, 3 „İnnâ enzelnâhü fî leyletil-kadr…“

2’nci rek’atte: 1 Fâtiha-i şerîfe, 3 İhlâs-ı şerîf,

3’üncü rekatte: 1 Fâtiha-i şerîfe, 3 „İnnâ enzelnâhü fî leyletil-kadr…“

4’üncü rek’atte: 1 Fâtiha-i şerîfe, 3 İhlâs-ı şerîf, okunur.

Namazdan sonra:

1 defa:

اَللهُ اَكْبَرُ اَللهُ اَكْبَرُ لاَ اِلهَ اِلاَّ اللهُ واللهُ اَكْبَرُ اَللهُ اَكْبَرُ وَِللهِ الْحَمْدُ

 „Allâhü ekber. Allâhü ekber. Lâ ilâhe illallâhü vallâhü ekber. Allâhü ekber. Ve lillâhil-hamd“

100 „Elem neşrah leke sadrak…“

100 „İnnâ enzelnâhü fî leyletil-kadr…“

100 defa da Resûlullah (s.a.v.) Efendimiz’in Hazret-i Âişe (r.a.) Vâlidemiz’e öğrettiği şu duâ okunup, sonra duâ yapılır:

اَللَّهُمَّ اِنَّكَ عَفُوٌّ كَرِيمٌ تُحِبُّ الْعَفْوَ فَاعْفُ عَنِّى

„Allâhümme inneke afüvvün kerîmün tühibbül-afve fa’fü annî“

Mümkünse kandil gecesi olması hasebiyle bir de tesbih namazı kılınır.

Posted in Diger Konular, Dini Konular, Güncel, Gündem, Genel, Kadir Gecesi, Tavsiyeler, Türkiye, Yorumlar | 3 Comments »

Kadir Gecesini İhyâ Etmek

Posted by Site - Yönetici Eylül 26, 2008

Kadir Gecesini İhyâ Etmek

Kadir Gecesini İhyâ Etmek

(Kadir Gecesini İhya Etmenin Fazileti Ve Daha Ziyade Ramazanın Hangi Gecelerinde Olduğunun Açıklanması)

Bu bölümdeki bir sure, bir ayet ve yedi hadisten; Ramazandaki bu gecenin bin ay yani 83 sene 4 aydan daha hayırlı olduğunu, inanarak ve sevabını ‘tan bekleyerek bu geceyi değerlendirenin günahlarının bağışlanacağını, bu gecenin Ramazanın son on veya yedi gününün tek olanlarında aranması gerektiğini, bu gecede Rasûlullah (s.a.v.)’ın bize en çok okunmasını tavsiye ettiği duayı ve hayatı boyunca Ramazanın son on gününde ibadeti artırıp itikaf yaptığını öğreneceğiz. [1]

Şüphesiz biz o Kur’an’ı Kadir gecesinde indirdik. Kadir gecesi nedir bilir misin? Kadir gecesi bin aydan daha hayırlıdır. O gece melekler ve ruh Rabbinin emriyle herbir iş için veya herbir kişi için inerler de inerler. O gece tan yeri ağarıncaya kadar selam ve esenliktir.” (Kadir: 97/1-5)
Biz o Kur’an’ı mübarek bir gecede indirdik, zaten biz insanlığı her zaman uyarmaktayız.” (Duhan: 44/3)

Ebû Hüreyre radıyAllahu anh’den rivayet edildiğine göre Nebî sallAllahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
Faziletine inanarak ve karşılığını ‘tan bekleyerek Kadir gecesini değerlendiren kişinin geçmiş günahları bağışlanır.”[2]

Abdullah İbni Ömer radıyAllahu anhümâ’dan rivayet edildiğine göre, bir grup sahâbî, rüyalarında Kadir gecesinin ramazan’ın son yedi gecesinde olduğunu görmüşler (ve bunu Hz. Peygamber’e bildirmişler)di. Bunun üzerine Resûlullah sallAllahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
– “
Kadir gecesi ile ilgili rüyalarınızın, ramazanın son yedi gecesi üzerinde toplandığını görüyorum. O halde Kadir gecesini arayan onu ramazanın son yedi gecesinde arasın!”[3]

Âişe radıyAllahu anhâ’dan rivayet edildiğine göre Resûlullah sallAllahu aleyhi ve sellem ramazan ayının son on gününde câmiye kapanır ibadete soyunur ve şöyle buyururdu:
Kadir gecesi’ni ramazanın son on günü içinde arayınız!”[4]

Âişe radıyAllahu anhâ’dan rivayet edildiğine göre Resûlullah sallAllahu aleyhi ve sellem şöyle buyururdu:
Kadir gecesi’ni ramazanın son on günündeki tek gecelerde arayın!”[5]

 Yine Âişe radıyAllahu anhâ şöyle dedi:
Ramazan ayının son on günü girdiğinde Resûlullah sallAllahu aleyhi ve sellem geceleri ihyâ eder, ev halkını uyandırır, ciddiyetle ibadete soyunur ve eşleriyle ilişkiyi keserdi.[6]

Yine Âişe radıyAllahu anhâ’dan rivayet edildiğine göre Resûlullah sallAllahu aleyhi ve sellem, ramazanda diğer aylardan daha fazla (kulluk yapmaya) çalışırdı. Ramazanın son on gününde de ramazanın öteki günlerinden daha fazla ibadet ederdi.[7]

Âişe radıyAllahu anhâ şöyle dedi:
– Ey ‘ın Resulü! Kadir gecesinin hangi gece olduğunu bilecek olursam, o gece nasıl dua edeyim? diye sordum.
– ” Sen çok affedicisin, affetmeyi seversin. Beni bağışla! diye dua et” buyurdu.[8]

* Yukarıdaki ve diğer hadis kitaplarından öğrendiğimiz tüm hadisi şeriflere göre Kadir gecesinin hangi gece olduğu hakkında 40 civarında görüş nakledilmiştir ve ifadelerden de “Son yedi geceden dokuz geceden biri” şeklinde gibi esneklik bırakılmıştır.
Rasûlullah (s.a.v.)’in hayatına baktığımızda Ramazanda senenin diğer aylarından daha çok kendini ibadete verdiğini, Ramazanın da son on gününde mescide kapanarak ailesinden ve dünyalıklardan uzaklaşarak itikafa çekildiğini görmekteyiz ki, bu geceyi yakalayabilme Ramazanın son 1/3’de olacağı, bunun da sadece gecelerine değil, gündüzlerini de değerlendirmek gerekecektir. Çünkü yeryüzünün bir kısmı gece iken diğer yarı kürenin gündüz olması dolayısıyla icabında bu gecenin gündüz de olabileceğine ihtimal verilmelidir. Ramazanı ve bilhassa son on gününü geceli gündüzlü değerlendirmek için müslümanın tam bir gayret içinde olması da gerekmektedir. Bu konuda daha geniş bilgi için tefsirlerden Kadr suresinin tefsirini gözden geçirmek faydalı olacaktır kanaatindeyiz. [9]

________________________________________
[1] Abdullah Parlıyan, Açıklamalı Tam Riyazu’s-Salihin Tercümesi: 348.
[2] Buhârî, Îmân 25, 27, 28, 35, Savm 6, Terâvih 1, Leyletü’l–kadr 1; Müslim, Müsâfirîn 173–176. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Ramazan 1; Tirmizî, Savm 1; Nesâî, Kıyâmü’l–leyl 3, Savm 39–40; İbni Mâce, İkâmet 173, Sıyâm 2, 39.
[3] Buhârî, Leyletü’l–kadr 2, Ta’bîr 8; Müslim, Sıyâm 205 –206. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Ramazan 5; Tirmizî, Savm 71.
[4] Buhârî, Leyletü’l–kadr 3; Müslim, Sıyâm 219. Ayrıca bk. Tirmizî, Savm 72.
[5] Buhârî, Leyletü’l–kadr 3.
[6] Buhârî, Leyletül–kadr 5; Müslim, İ’tikaf 7. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Ramazan 1; Nesâî, Kıyâmü’l–leyl 17; İbni Mâce, Sıyâm 57.
[7] Müslim, İ’tikâf 8. Ayrıca bk. Tirmizî, Savm 72; İbni Mâce, Sıyâm 57.
[8] Tirmizî, Daavât 84. Ayrıca bk. İbni Mâce, Dua 5.
[9] Abdullah Parlıyan, Açıklamalı Tam Riyazu’s-Salihin Tercümesi: 349.

Posted in Diger Konular, Dini Konular, Güncel, Gündem, Genel, Kadir Gecesi, Tavsiyeler, Türkiye, Yorumlar | Leave a Comment »

KADİR GECESİ !

Posted by Site - Yönetici Eylül 25, 2008

kadir gecesi,,,

KADİR GECESİ !

Rivayet olunur ki: Hazreti Musa münacatında: «Yarabbi!Sana yakın olmak istiyorum.» der.

Cenab-ı Hak: «Kadir gecesinde uyanık olan, bana yakın olur» buyurur.

Hazreti Musa: «Yarab Cenneti isterim.»

Cenab-ı Hak: «Kadir gecesinde tesbihe devam eden cennete girecektir.»

Yarabbi cehennemden necat isterim»

Cenab-ı Hak: «Kadir gecesinde sabaha kadar istiğfarda bulunan necat bulacaktır.»

Yarab, rızanı isterim, «Bizim rızamız kadir gecesinde iki rek’at namaz kılandadır.» buyurur.

îbni Abbas (R.A.) dan: Peygamberimiz (S.A.) Efendimiz buyurdu ki: «Kim kadir gecesinde iki rek’at namaz kılar, bir defa fatihayı ve yedi defa ihlası okursa, selâm verince yetmiş defa Sübhanellahi velhamdülillahi velâ ilahe illellâhü velahü ek-ber velâ havle velâ kuvvete illâ billahil aliyyil azim.» derse, maakamından kalkmadan kendisi ve anne babası affolunur, melekler onun için cennette ağaçlar dikerler, köşkler hazırlarlar, dünyadan çıkmadan bunların hepsini (mekânını) görür.» (Tefsîri-Hanefî)

Kadir Gecesi Ne Zamandır?

Cumhür-ı ulemâya göre, Kadir gecesi devamlıdır ve her sene tekerrür eder ve Ramazan ayına mahsustur.

Kadir gecesinin Ramazan ayının hangi gecesi olduğu hususunda: 8 kavil vardır, şöyle ki:

1— Ramazan ayının birinci gecesidir.

2— Onyedinci gecesidir.

3— Ondokuzuncu gecesidir.

4— Yirmibirinci gecesidir.

5— Yirmiüçüncü gecesidir.

6— Yirmidördüncü gecesidir.

7— Yirmibeşinci gecesidir.

8—Ubey bin Kâ’b ve bir kısım Sahâbe-i kirama göre de yirmi dir. Bu, aynı zamanda âlimlerin çoğunun kavlidir.

Muhammed bin Hanefiyye hazretleri; Kadir gecesi yedi gecededir, demiştir.

İbni Mes’ûd radıyAllahü anh da, senenin bütün gecelerindedir, demiştir.

Bazı âlimler de onun, Ramazan ayında olduğunu söylemişlerdir. Fakat onun hangi gecede olduğu bilinmemektedir. Bazı âlimler, (21) yirmibirindedir, demişlerdir. Alimlerin çoğuna göre ise, yirmi yedisindedir. (Tefsir-i Hanefi)

Kadir Gecesinin Alametleri.

Alimler, Kadir gecesi için birkaç zayıf alamet zikretmişlerdir. Şöyle ki:

1— İbni Abbâs radıyAllahü anhın rivayet ettiği, “O sûre otuz kelimedir.” hadis-i şerifi.

2— Yirmiyedisindedir, kavli.

3—İbni Abbâs radıyAllahü anhın rivayet edilen Kadir gecesi dokuz harftir. Oda bu sürede üç kere zikredilmiştir. Buna göre yirmi yedi olur sözü.

4— Osman bin Ebil As hazretlerinin bir hizmetçisi vardı. O’na dedi ki, efendim ayda bir kere denizin suyu tatlı oluyor. Bunun üzerine hizmetçiye dedi ki, o gece olunca bana haber ver! Sonra baktılar o gece, Ramazanın yirmiyedisidir.

5— Hazreti Hasan’ın rivayetine göre Peygamber efendimiz aleyhissalatü vesselam buyurdu ki:

“Kadir gecesinin alametlerinden bazıları şunlardır: Durgun ve rahat bir gecedir, (ya’ni) ne soğuktur, ne de sıcaktır, onun sabahında güneş şuasız doğar.”

Ubeyd bin Ömer hazretleri diyor ki, Ramazanın yirmi yedisinde denizdeydim. Suyunu içtiğimde, tatlı ve yumuşak buldum.

Kadir gecesi Ramazan ayının son gecesidir, diyenlerin delili şu hadis-i şeriftir:

“Ramazanın her gecesinde, iftar vaktinde; tamamı azabı haketmiş, bin kere bin kişi ateşten âzâd edilir. Ramazanın son gecesinde ise, Allâhü Teâlâ o günde bütün Ramazan boyunca azad ettikleri kadar kişiyi âzâd eder.”

Çünkü birinci gece birisinin bir erkek çocuğunun olması gibidir. Bunun için şükür gecesidir. Son gece de ayrılık gecesidir. Bir kişinin oğlunun ölmesi gibidir, dolayısiyle sabır gecesidir. Şükür ile sabrın arasındaki farkı bilirsin. Şükür (nimeti) artırır. Bakınız Allâhü Teâlâ: “Şayet şükrederseniz artırırım.” (İbrahim: 7) Sabreden ise ile beraberdir. Çünkü Allâhü Teâlâ: “Hiç şüphesiz , sabredenlerle beraberdir.” (Bekara: 153) buyurmaktadır. (Kaadı Beydâvî tefsirinin Şeyhzâde haşiyesi)

Diğer kitaplardan da anlaşıldığı gibi ulemânın; Kadir gecesinin zamanı hakkındaki kavilleri sekizden fazladır.

Kadir gecesinin zamanı hakkında ihtilâf edilmiştir, Cumhuru ulema «Allah’ın, kullarına rahmet ve hidayeti olarak her sene bu ümmet üzerine bu gece vardır» demiştir.. Ebû Hanife ve diğer bazı âlimler: «Bu Ramazana mahsus değildir.» demişlerdir. Ekserî ulema kadir gecesi Ramazanın ilk gecesinde, bazısı, yedisinde, bazısı yirmisinde ve ekserisi yirmi yedinci gecesindedir, diye karar vermişlerdir.

Şeyh Ebulhasen el-Horasânî der ki= «Kadir gecesine tesadüf ettim, her tesadüfümde ramazanın yirmi yedinci gecesine rastladım» (Şerhi şir’a)

Bütün alimlerce kadir gecesi Ramazanın içinde mevcuttur, ancak hangi gecede olduğu kafi bilinmemektedir.

Mühyiddin-i Arabî «fütuhat » adlı kitabında: «Kadir gecesi her sene değişir; aynı gecede bulunmaz» der. İnsanlar bu gece hakkında ihtilafa düşmüşlerdir. Bazıları «Senenin içinde deveran eder.» demişler. Bazıları «şabanda görülmüştür» Bazıları «Rebiulevvel ayındadır,» demişlerdir. Bu itibarla bu hususta bir çok kaviller vardır. İslâm Alimleri tarafından kırk altı çeşit görüş serd edilmiştir. Fakat en muteber, Ramazanın yirmi yedinci gecesinde olduğu husustur.

Resûl-i Ekrem: «Kadir gecesini Ramazanın son on gününün tek sayılı gecelerinde arayınız.» buyurmuştur. (Buhâri)

Denildi ki: bazı şeyleri hikmeti icabı bazı şeyler arasın’da gizlemiştir:

Ramazan geceleri arasında kadir gecesini her gece ihya edilsin diye. Cuma günü içinde icabet lemistir ki; her saati değerlendirmek mümkün olsun ta namazı beş vakit namazlar arasında gizlemiştir ki; beş namaz muhafaza edilsin diye; isim A’zamını Kur’anın içinde ledi ki, bütün Kur’ân ism-i Azam niyetiyle okunsun diye; rızasını tâatlar içinde gizledi ki; her tâat yapılsın diye;gadabını günahlar arasında gizledi ki; her günahtan kaçınılsın diye; yametin ne zaman kopacağını gizledi ki; daima ehl-i iman olsun diye; eceli gizledi ki; mü’min daima hazırlıklı olsun

Kadir gecesi ilk sıralarda Resûlüllaha gösterildi, ona unutturuldu. Kendisi «Onu Ramazanın yirmisinden sonra arayınız» buyurdu. Bu buyruğu meşhurdur. (Tuhfe-i Merdiyye)

«Mirac-i Diraye» adlı kitapta: Bilki, kadir gecesini aramak müstehaptır. Çünkü bu gecelerin en faziletlisidir Bunda olan amel, bin amelden daha hayırlıdır.»

Peygamberimiz (S.A.) Efendimiz şöyle buyuruyor: Aişe (R.A.) dan: «Resûlüllah (S.A.) Efendimiz Ramazan ayında diğer aylardaki ibadetinden fazla ibadet ederdi. Ramazanın son on gününde de, ramazanın diğer günlerindekinden fazla ibadet ederdi.» (Müslim)

Kadir gecesinde çeşitti dualar yapmak, dünya ve ahiretimizi istemek ve o gecede bol bol istiğfarda bûlunmak lâzımdır ve faydamız icabıdır.

Enes bin Mâlik radıyAllahü anh diyor ki:

“Bu geceyi (Kadir gecesini); namaz, dua ve tesbih ile ihya etmek, içinde kadir gecesi bulunmayan bin ayın gecelerini ihya etmekten daha hayırlıdır.”

Rasûlüllah aleyhissalatü vesselam buyurdu ki:

“Her kim kadir gecesinin (faziletine) inanarak ve (sevabını) umarak ihya ederse, geçmiş günahları mağfiret olunur.” (Buhâri, Ebulleys-i Semerkandî tefsiri)

Kadir Gecesi yapılacak ibadetler.

Kadir gecesinde 4 rek’at namaz kilinir. Iki rek’atte bir selâm verilir.

1’nci rek’atte: 1 Fâtiha, 3 Innâ enzelnâhü,

2’nci rek’atte: 1 Fâtiha, 3 Kulhüva’llâhü ehad…

3. ve 4. rek’atlar da aynen kilinir. Bu namaza söyle niyet edilir: “Yâ Rabbi! Bu gece hürmetine, Efendimiz hürmetine, rahmet-i ilâhiyen hürmetine, benim tevbelerimi kabul eyle. Afv-i ilâhiyene, feyz-i ilâhiyene mazhar eyledigin zümreye ilhak eyle.“

Namazdan sonra, bir defa:

اَللهُ اَكْبَرُ اَللهُ اَكْبَرُ لاَ اِلهَ اِلاَّ اللهُ واللهُ اَكْبَرُ اَللهُ اَكْبَرُ وَِللهِ الْحَمْدُ

“Allâhü Ekber, Allâhü Ekber. Lâ ilâhe ille’llâhü vAllâhü Ekber. Allâhü Ekber ve lillâhi’lhamd.”

100 Innâ enzelnâhü…

100 Elem nesrahleke…

100 defa:

اَللَّهُمَّ اِنَّكَ عَفُوٌّ كَرِيمٌ تُحِبُّ الْعَفْوَ فَاعْفُ عَنِّى

“Allâhümme inneke afüvvün kerîmün tühibbül afve fâ’fü annî“

(Abdullâtif, Mev’iza-i Hasene, Sohbet ve nasihatler Fazilet Neşriyat Dua ve İbadetler’den derlenmiştir.)

Posted in Diger Konular, Dini Konular, Güncel, Gündem, Kadir Gecesi, Tavsiyeler, Türkiye, Yorumlar | 1 Comment »

KADİR GECESİNİN FAZİLETİ.

Posted by Site - Yönetici Eylül 25, 2008

Kadir gecesi

KADİR GECESİNİN FAZİLETİ.

«Biz Kur’ân-ı (toptan) leyle-i kadirde (levh-ı mahfuzdan semai dünyaya) indirdik; (Beyt’ül’ızzetteki melâike-i kâtibine yazdırdık ve orada Kur’ân-ı azizi bu suretle hıfzettik. Ve ondan sonra icap ve iktiza ettikçe, Cebrail vasıtasiyle yirmi üç yılda âyet âyet Habibimiz Muhammed Aleyhisselâma gönderdik). Leyle-i kadrin ne olduğunu (ve ondaki şerefin derecesini) biliyor musunuz? Kadir gecesi bin aydan hayırlıdır. (Yani, o gecedeki ibadet ve taâtın sevabı bin ay ibadet ve taâtın sevabından daha faydalıdır.) O gecede melekler (ve Cebrail Rablerinin izniyle o sene vukuunu murad buyurduğu her umur ve husustan dolayı) yeryüzüne inerler. O gece ayn-i selâmettir. Zira o gecede selâmettin başka bir şeyle Cenab-ı Hak hükmetmez. Veyahut o gece aynı selâmdırki, o gecede mü’minleri selâmlayan melekler yeryüzünde çoktur. Şafak vakti zahir oluncaya kadar.» Kadir Süresi (Muhtasar terceme meal)

Bu geceye kadir gecesi denilmesinin hikmeti: Bütün işlerin ve hükümlerin bu gecede takdir edildiğindendir. Cenab-ı Hakk Kur’anda şöyle buyuruyor:
«Belli ve apâşikâr olan Kur’ân hakkı İçin. Biz onu mübarek bir gecede indirdik ki, onunla kâfirleri azaptan korkuturuz. O gece hikmete uygun olan her iş, nezdimizden sadır olan bir emir ile ayrılır» (Duhân sûresi, 1, 2, 3, 4, 5)

Rivayet olunur ki: «Kadir gecesi olduğu vakit, melekler sidre-i müntehâden dünyaya inerler. Cebrail Aleyhisselâm, onlarla beraber yanında dört adet sancak olduğu halde, sancağın birini Mescid-i Haram’ın dışında; birini Tûr-i Sina’nın üzerinde; birini Mescid-i Aksa’ya, birini de Mescid-i Sahra’ya korlar. Kadın ve erkek bütün mü’minlerin evlerine girerler. Girince selâm erirler. Ancak, devamlı şarap içenlere, akrabaya gelip gitmiyenlere, domuz eti yiyenlere uğramazlar.» buyurdu.

Kadir gecesinde melekler pis yerlere, kiliselere ve fenalık yapılan yerlere uğramazlar. Cünüp olan yere, suret bulunan yere, şarap ve hınzır etinin bulunduğu yerlere uğramazlar.

Kadir Gecesinde Meleklerin İnmesi
Abdullah ibni Abbâs radıyAllahü anh, Peygamber efendimizin şöyle buyurduğunu naklediyor:
“Kadir gecesi olduğu zaman, Aliâhü Teâlâ, Cibril aleyhisselamayere inmesini emreder. O da, yanında yeşil bir bayrak bulunduğu halde bir gurup melekle beraber yere iner. Onu (bayrağı) Ka’benin damına diker. Onun (Cebrail aleyhisselamın) altıyüz kanadı vardır. Onların içinde iki kanadı vardır ki, onları sadece Kadir gecesinde açar. O gece ikisini açtığı zaman, onlar doğu ve batıyı geçerler.
Cebrail ile diğer melekler bu ümmetin içine dağılırlar ve her ayakta olana, oturana, namaz kılana ve zikredene selam verirler ve müsafaha ederler. Ya’ni (aralarına) girerler ve (onlarla) müsafaha ederler. Kadın ve erkek mü’minlere devamlı dua ve istiğfarda bulunurlar. Cebrail aleyhisselam, ehl-i kıbleden her kime dua ederse, (gider) onunla müsafaha eder ve ona selam verir. Bunun alameti cildinin titremesi, gözlerinden yaş akması ve kalbinin incelmesidir. Çünkü bunlar Cebrail aleyhisselamın müsafahasından olur.
Fecir doğuncaya kadar (melekler) Onların (mü’minlerin) dualarına âmin derler. Fecir doğunca Cebrail (aleyhisselam) meleklere; gidiyoruz gidiyoruz der. (Bunun üzerine melekler); derler ki, yâ Cebrâîl! Allâhü Teâlâ, ümmet-i Muhammed’in ihtiyaçlarını ne yaptı?
(Cebrail aleyhisselam) der ki, Allâhü Teâlâ onlara nazar etti (baktı) ve dört kişi müstesna onları af ve mağfiret etti. Derler ki, bu dört kişi kimlerdir? (Cebrâîl aleyhisselam) der ki, devamlı şarap içen, ana— babaya âsi olan, akrabalık haklarına riayet etmeyen ve müşahin (Eshâb-ı kiram sordu: Yâ Rasûlellah! Müşahin kimdir? Üç günden fazla (müslüman) kardeşi ile konuşmayandır, buyurdu. (Tenbîh-ül-gâfilîn)

Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
“Onlar (melekler) bize selam vermek ve bize şefaat etmek için (yeryüzüne) inerler. Selam kime isabet ederse, onun günahları affolunur.
Bazı âlimler şöyle söylemişlerdir: Bu gecenin fazileti, yeryüzünde tâatle meşgul olmaktır. Melekler de; tâatlannın sevabı daha çok olsun diye yeryüzüne inerler. Tıpkı kişinin, tâatlannın sevabı daha çok olsun diye Mekke’ye gitmesi gibi. Bunun için meleklerin yeryüzüne inmesini bildiren haberlerden maksat insanları tâate teşvik etmektir.
Bazı insanlar (âlimler) de, (âyet-i kerimede geçen) “Melâike” kelimesini bazı melek gruplarına has kılmışlardır ki, onlar “Sidret-ül-müntehâ”daki meleklerdir. Ka’b hazretierinin bildirdiğine göre:
“Sidret-ül-müntehâ’da birtakım melekler vardır (ki) ‘tan başkası onların adedini bilmez. (Devamlı Allâhü Teâlâya,) ibâdet ederler. Cebrail aleyhisselamin yeri, onların ortasındadır. Onların içinde, kendisine, mü’minlere karşı şefkat ve merhamet verilmeyen hiç yoktur. Kadir gecesi, Cebrail aleyhisselam ile birlikte yeryüzüne inerler. (Öyle ki) secdede veya ayakta, erkek ve kadın mü’minlere dua eden bir melek bulunmayan bir yeryüzü parçası kalmaz.
Cebrail aleyhisselam da (o gece) bütün insanlarla müsafaha eder. Bunun alameti; cildin titremesi, kalbin incelmesi ve gözün yaşarmasıdır. Çünkü bunlar, Cebrail aleyhisselamın müsafahasından olur.
O gecede her kim üç kere lâ ilahe illellah, derse (Allâhü Teâlâ,) bir tanesiyle, (günahlarını) mağfiret eder, bir tanesiyle ateşten (Cehennemden) âzâd eder ve bir tanesiyle de Cennete koyar.”
Semaya ilk olarak Cebrail aleyhisselam çıkar. Güneşin önüne vardığı zaman, iki yeşil kanadını açar. O iki kanadı, sadece o gecenin o saatinde açar. Sonra bir melek çağırır. Bunun üzerine bütün (melekler) gelir. Bu meleklerin nuru ile Cebrail aleyhisselamın kanadının nuru bi-raraya gelir. Bundan sonra o gecenin sabahında Cebrail aleyhisselam ve melekler güneş ile dünya seması arasında dururlar. O gün Mü’minlere ve Ramazan orucunun (sevabını) umarak tutanlara; dua, rahmet ve istiğfarla meşgul olurlar.
Bu arada halka halka olup otururlar. Semanın melekleri de onlarla biraraya gelir ve onlara; adam adam ve kadın kadın sorarlar. Ta ki, falanca ne yaptı onu nasıl buldunuz? Onlar da derler ki, onu geçen seneibâdet ehli, bu sene ise bid’at ehli olarak gördük. Falancayı, bir sene önce bid’at ehli, bu sene ise ibâdet ehli olarak gördük. Birincisine dua etmekten vazgeçerler. İkincisi için ise dua ile meşgul olurlar. Yine derler ki, biz falancayı (Kur’ân-ı kerim) okurken, falancayı rükude, falancayı secdede gördük. Onlann, o geceki durumu budur, ta ki, ikinci semaya çıkıncaya kadar.
Bütün semalarda böyle yaparlar, ta ki, “Sidret-ül-müntehâ”ya ulaşıncaya kadar. “Sidre” onlara der ki: Ey bende ikamet edenler, bana insanlardan bahsedin. Zira benim, üzerinizde hakkım var ve ben, ‘ı sevenleri severim.
Onlar (ya’ni melekler) ona isimlerini ve babalarının isimlerini zik¬rederek, kadın ve erkeklerden bahsederler. Ta ki haber Cennete ulaşıncaya kadar. (Haber ulaşınca), Cennet der ki, “ ‘ım! Onları bana acele olarak gönder, bu arada, Sidre ehli ve melekler, âmîn âmîn, derler.” (Kadı Beydâvî tefsirinin Şeyhzâde haşiyesi)

İbni Abbas (R.A.) dan: «Cenab-ı Hakk ezeli mukadderatını; bu geceden gelecek kadir gecesine kadar olacak bütün yağmur, rızık, öldürme ve diriltme ve diğer şeyleri memur olan meleklere teslim eder. Rızık, nebatat ve yağmura ait hususları Mikaile; rüzgâr, zelzele, gök gürültüsü (Saika) ve güneş ile ayın tutulması hususlarını Cebraile; amellerin nüshasını îsrafile; ölüme ait olan hususları da Azraile teslim eder.»

Şâirin dediği gibi:
«Çok genç var ki, emniyetle sabahlar ve akşamlar; halbuki kefeni kadir gecesinde kesildi, fakat haberi yoktur.
Çok ihtiyarları uzun ümitler kapladı, halbuki vücutları kabir karanlığına gömülmeğe karar verilmiştir, haberleri yoktur.
Çok nişanlılar eşleri için hazırlıkta bulunurlar, halbuki kadir gecesinde ruhları kabzedilmiş haberleri yoktur.»

Posted in Diger Konular, Dini Konular, Güncel, Gündem, Kadir Gecesi, Tavsiyeler, Türkiye, Yorumlar | Leave a Comment »

İmam-ı Şarani Hazretlerinın Tesbıtlerıne Göre KADİR GECES Hangi Gecedir ?

Posted by Site - Yönetici Eylül 24, 2008

İmam-ı Şarani Hazretlerinın Tesbıtlerıne Göre KADİR GECES Hangi Gecedir İ

İmam-ı Şarani Hazretlerinın Tesbıtlerıne Göre KADİR GECES Hangi Gecedir ?

İmam-ı Şarani Hazretlerinın tesbıtlerıne göre …

Kadir Gecesi’nin, Ramazân-ı şerif’in 20’sinden sonraki tek ge­ce­lerinde aranmasına dair müteaddit hadîs-i şerîf­ler vârid olmuş­tur. Bi­rin­­­den itibaren tek gecelerde aran­ma­sını tavsiye eden büyük­ler de vardır. imâm-ı şâ’rânî Haz­retleri, Kadir Gecesi’nin kaçıncı ge­ce ol­du­ğu­nu, Rama­zân-ı şerîf’in giriş günlerine göre şöyle tespit etmiştir:

* Pazar günü girerse, 28’i 29’a bağlayan gece.

* Pazartesi günü girerse, 20’yi 21’e bağlayan gece.

* Salı günü girerse, 26’yı 27’ye bağlayan gece.

* Çarşamba günü girerse, 18’i 19’a bağlayan gece.

* Perşembe günü girerse, 24’ü 25’e bağlayan gece.

* Cuma günü girerse, 16’yı 17’ye bağlayan gece.

* Cumartesi günü girerse, 22’yi 23’e bağlayan gece.

imâm-ı şâ’rânî Hazretleri 30 sene Kadir Gecesi’yle bu usûle göre müşerref olmuşlardır. Birçok ehlüllah bu usûlle Kadir Gecesi’ni bul­muşlardır.

Kadir Gecesi’nin bu ay içerisinde hangi gece oldu­ğunun giz­len­mesi, mü’minlerin her geceyi Kadir Gecesi bilip, her gece çokça ibâdet etmeleri içindir.

Kadir Gecesi’nde hava berrâk ve güzel olur. O gece her şey Allâh’a secde eder. Denizlerin suyu bir an için tat­lılaşır. Mü’min­ler afv-ı ilâhi ve mağfiret-i sübhânîye maz­har olurlar.

(Duâ ve ibâdetler, Fazilet Neşriyat)

Posted in Diger Konular, Dini Konular, Güncel, Gündem, Kadir Gecesi, Türkiye, Yorumlar | Etiketler: | Leave a Comment »

Kadir Gecesi Kaçıncı Gecedir?

Posted by Site - Yönetici Ekim 1, 2007

Kadir Gecesi Kaçıncı Gecedir

Kadir Gecesi Kaçıncı Gecedir?

Kur’an-ı Kerim’de Cenab-ı Hak, bu mübarek gecenin kıymet ve faziletini şöyle beyan buyurmaktadır:

“Biz onu (Kur’an’ı) Kadir gecesinde indirdik. Kadir gecesinin ne olduğunu sen bilir misin? Kadir gecesi, bin aydan hayırlıdır.. O gecede, Rablerinin izniyle melekler ve Ruh (Cebrail), her iş için iner dururlar. O gece, esenlik doludur. Tâ fecrin doğuşuna kadar.” (Kadir Suresi)

Resul-i Ekrem (s.a.v) Efendimiz buyuruyor:

“Kim Kadir Gecesi’nde inanarak, ihlas ile o geceyi ibadetle geçirirse, geçmiş günahları bağışlanır.”

“Kadir Gecesi yatsı namazında cemaatte hazır bulunan, ondan nasibini almıştır.”

Müminlerin annesiHz.Aişe (r.a.) şöyle diyor :
-Dedim ki: Ya Resullullah, Kadir Gecesi’ni bilirsem onda ne şekilde dua edeyim? Şöyle buyurdu:
– Allahümme inneke afüvvün kerîmün tuhibbül afve fa’fü anni. (Allah’ım sen affedicisin, affı seversin, beni affeyle.)

Bu mübarek gecede dua sünnettir. O icabet vakitlerinden birisidir. Süfyan-ı Sevrî demiştir ki, o gece dua etmek, namaz kılmaktan daha sevaptır. Kur’ân okuyup da dua ederse güzel olur.

İbnü Hacer Heytemî Tuhfetü’l-Muhtâc’da der ki:
“Kadir gecesini görene, saklaması sünnettir. Onun kemâliyle faziletine ancak Allah Teâlâ’nın bildirdiği kimseler nail olur.”

Kadir Gecesi Kaçıncı Gecedir?

Kadir gecesinin, Ramazanı şerifin 20.sinden sonraki tek gecelerinde aranmasına dair müteaddit hadis şerifler varid olmuştur. Birinden itibaren tek gecelerde aranmasını tavsiye eden büyüklerimiz de vardır.

İmamı Şa’rani Hazretleri, Kadir gecesinin kaçıncı gece olduğunu, Ramazanı şerifin giriş günlerine göre şöyle tesbit etmiştir. İmamı Şarani Hazretleri 30 sene Kadir gecesiyle bu tarife göre müşeref olmuşlardır. Bir çok Allah dostuda bu usulle Kadir gecesini bulmuşlardır.

Pazar günü girerse 29.gece, Pazartesi girerse 21.gece, Salı girerse 27.gece, Çarşamba girerse 19.gece, Perşembe girerse 25.gece, Cuma girerse 17.gece, Cumartesi girerse 23.gece.

Bir hatırlatma: Günler gece ile başlar. 2007′de Mübarek Ramazan Perşembe günü teşrif ediyor.

Kadir Gecesinin 27.Gecedir Diyenlerin Delilleri

Ulemanın ekserisi “Leyle-i kadir ramazan ayının yirmi yedinci gecesidir.” demişlerdir. Bu görüşün sahibi bulunan ilim adamları delil olarak şu hadis-i şerifi göstermektedirler: “Leyle-i Kadir, yirmi yedinci gecedir“

Kadir Gecesi Olduğu Nasıl Anlaşılır?

Hava berrak ve güzel olur. O gece herşey Allah’a secde eder. Denizlerin suyu bir an tatlılaşır.

Kadir gecesini görmek ne demektir?

Onu görmek demek, ona mahsus olan nurlar ile meleklerin inmesi gibi özelliklere, ilmi ifade eden alametleri görmek yahut öyle bir ilmi ifade eden ve hakikati ancak ehlince bilinen bir keşfe ermektir.

Kadir Gecesi Geçmişmidir Yoksa Tekrar Etmekte midir?

Kadir gecesi, meşhur olduğu üzere, Kur’ân’ın nazil olduğu veya sabahında Bedir zaferinin vuku bulduğu gece olduğuna göre o bir defa olmuş geçmiştir. Her sene Ramazan’da olacak olan onun şeref ve hatırasıdır, demek olur. Nitekim bazıları onun bir defa olup kalktığını kabul etmişlerdir. Fakat Kadir gecesi onlardan dolayı değil, onlar Kadir gecesine rastlamış olduğuna göre de Kadir gecesi bütün sene içinde gizli olup, en çok Ramazan’da ve en çok son onunda ve en çok yirmi yedinci veya sonuncu gece olması ihtimali en galip bulunan mübarek bir takdir gecesi olarak tekrar eder ki, bilinen, çoğunluğun görüşü de budur.

En Mübarek Gece Hangisidir?

Ve “bin aydan hayırlıdır” âyetinden ortaya çıkan da bu gecenin “günlerin efendisi” olan cuma ve arefe gecelerinden de daha faziletli olmasıdır. Bununla beraber bunda da hayli münakaşa edilmiştir. Bu âyet gereğince bunun Mirâc gecesinden de daha faziletli olması gerekir. Fakat yukarıda da geçtiği üzere Resulullah hakkında Mirac gecesi daha faziletli, ümmet hakkında da Kadir gecesi daha faziletli olduğu söylenmiştir. Fakat Kadir gecesi, sene içinde dönen gizli bir gece olduğuna göre bu büyük olayların hepsi birer Kadir gecesine tesadüf etmiş olması, bütün ihtilafı kaldıracak olan en güzel bir şekil olmuş olur. Bunlar içinde Kur’ân’ın ilk nazil olduğu Kadir gecesi ise, hepsinden en faziletli olan yegane Kadir gecesi olması gerektir ki, her Ramazan’ın yirmi yedinci gecesi, bunun her sene devretmiş olma şerefiyle gizli olan Kadir gecesine isabeti en çok düşünülen bir gece olduğu cihetle çoğunluğun görüşü burada toplanmıştır. Bunun gündüzünde de gecesi gibi dua ve ibadet ile mücahede sünnet olur. Ki bunda çeşitli mütâlaalar sebebiyle meydana gelen farklılıklar da ortadan kaldırılmış olur. Zira bilinmektedir ki yer üzerinde bir yerde gece olurken, diğer bir yerde gündüz olur. Her iklimde bulunan kendi gecesini ihya etmek suretiyle aynı hayır ve selametten faydalanırsa da gündüzüyle beraber hesap edilmesi, icabet için daha ihtiyatlı demektir.
Bütün bu açıklamadan sonra sûrenin kendisinden sonrasına bağlanmasından çıkacak olan mânâ da şu olur: O okunması emredilen Kur’ân’ı böyle bir Kadir gecesinde indiren biz büyük şan sahibi olan Rabbin olduğumuz için ancak bize secde et ve yaklaş. Bu mânâda ise Mirac gecesinin daha yüksek oluşunu anlamak mümkün olur. Cenab-ı Allah biz kullarını da Kadir gecesinin hayır ve faziletine eren salih kullar zümresine soksun. Alûsî’nin kaydettiği üzere Sofiyye ıstılahında Kadir gecesi, Allah yolunu tutanın, sevilen Hakk’a oranla kıymet ve mertebesini tanıyacağı özel bir tecelliye erdiği gecedir ki, o gece hak yolcusunun aynı toplantıya ve marifette yetişkinler makamına ilk girdiği vaktidir. Nitekim İbnü Farıd bu mânâda şu beyti ne güzel söylemiştir:

“Eğer o sevgili yaklaşırsa bütün geceler Kadir gecesidir, Nasıl ki bütün kavuşma günleri Cuma günüdür.”

Her geceyi kadir, her gördüğünü Hızır bilmek

Mümkünse, kandil gecesi olması sebebiyle bir de TESBİH NAMAZI kılınır.

Kaynaklar :

1) Elmalı Tefsiri
2) Mübarek Gün ve Gecelerde Yapılması Tavsiye Edilen Dua ve İbadetler, Fazilet Neşriyat, 1983
3) Kürsiden Mü’minlere Sohbet ve Nasihatler, 1.Cild, Mehmed Emre, Erhan Yayınları, 1998

.

Posted in Bunları Biliyormuydunuz, Diger Konular, Dini Konular, Güncel, Gündem, Kadir Gecesi, Oruç, Ramazan-ı Şerif, Tavsiyeler, Türkiye, Yorumlar | Etiketler: | 3 Comments »