Hesap ve Mizan
Arz-ı Beyzâ Nedir ?
Âhiret Yolunun Tüccarı
Bazı âlimler buyurdular:
Muhasebe (hesaba çekmek) amellerin takdiri, vezin (tartmak) ise, amellerin miktarlarını izhâr etmek içindir.
Hesap, mizandan öncedir. Bundan dolayı hesapsız cennete girenlere mizan da yoktur.
Bil ki: Muhakkak haşr ve hesap, yeryüzünde olmaz.
Hesap ve mizan, “arz-i mübeddele” değişen arzın üzerinde yani “Arz~ı Beyzâ” beyazlığı gümüş gibi olan arzın üzerinde olacaktır, Arz-ı Beyzâ;
1 – Üzerinde adam öldürülmemiş,
2- Kan dökülmemiş,
3- Hiçbir kimse o arzın üzerinde zulmetmemiş
4- Kimse orada zulme uğramamış…
5- Tertemiz ve beyaz toprak…
Hesaptan Önce
Haşr ve hesap sabit olduğu zaman ve muhasip (hesabı gören alîm, habir ve basîr- gören, haberdar olan ve işiten) Allâhü Teâlâ hazretleri olduğuna göre, akıllı bir kişiye düşen vazife; hesapta münâkaşa edilmeden önce; dünyada nefsini hesaba çekmektir.
Âhiret Yolunun Tüccarı
Muhakkak ki insan, âhiret yolunda bir tüccardır.
Onun sermâyesi ömrüdür.
Kârı, ömrünü taat ve ibâdetlerde sarf etmesidir.
Hüsran (ve zararı) ömründeki ma’siyetler ve kötülükleridir.
Bu ticârette onun ortağı, nefsidir.
Nefis, her ne kadar, hayır ve şerre elverişli ise de; lakin nefis, ma’siyetlere ve şehvetlere daha çok meyletmekte ve yönelmektedir.
Akıllı insan, elbette nefsini, murakabe ve muhasebe etmelidir.
Ömür Sermâyesi
Sa’dî (k.s.) buyurdular:
Sen mal ve menfaat endişesinden dolayı gafil oldun.
Zira ömür sermâyesi malsız bitip sona erdi…”
İsmail Hakkı Bursevi (k. s.) Ruhu’l –Beyan Tefsiri, 7/476-477.
.