Archive for 26 May 2010
Posted by Site - Yönetici Mayıs 26, 2010
İstanbulun Fethi – VAAZ – Seyfeddin Alkan Hocaefendi
Çok güzel bir VAAZ – Dinlemenizi tavsiye ederim
Bu vaaz’ı gönderen kardeşimizden Allah razı olsun, Lütfen sizlerde vaaz’ı gönderen kardeşimize ve biz acize bir dua edin.
Vodpod videoları artık kullanılamıyor.
Share this - Lütfen : Paylaş
Bunu beğen:
Beğen Yükleniyor...
Posted in Diger Konular, Dini Konular, Güncel, Gündem, Genel, Tavsiyeler, Türkiye, Video, Yorumlar | Etiketler: istanbulun fethi vaaz | 1 Comment »
Posted by Site - Yönetici Mayıs 26, 2010

Cehennemin Yılan Ve Akrepleri
Cehennemin Yılan Ve Akrepleri:
Allah bizi onlardan korusun. Kur’ân-ı Kerîm’de bu konuya şöyle değinilmektedir:
“Allah’ın bol nimetinden verdiklerinde cimrilik edenler, sakın bunun kendileri için hayır olduğunu sanmasınlar. Bilâkis bu onların kotülüğünedir. Cimrilik yaptıkları şey, kıyamet günü boyunlarına dolanacaktır.” (Âl-i İmrân,
3/180)
Sahih-i Buharî’de… Ebû Hüreyre’den rivayet olundu ki; Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:
“Bir kenze (hazineye) sahib olup da zekâtını ödemeyen kimseye, kıyamet günü hazinesi, dazlak başlı bir yılan olarak karşısına gelecektir. O yılanın her bir gözünün üzerinde bir tane olmak üzere iki siyah noktası vardır. Sahibini iki çene kemiğiyle tutar ve ona: “Ben senin malınım. Ben senin hazinenim!” der.” Bu hadisin bir başka varyantında şöyle denmektedir: “… Sahibi o yılandan kaçar. Ama yılan onun peşini bırakmaz. Adam ona karşı eliyle kendini korur. Ama yılan onun elini yutar, sonra da boynuna dolanır.“
“İnkâr eden, Allah’ın yolundan alıkoyanlara, bozgunculuklarına karşılık azâb üstüne azâb veririz:.” (Nahl, 16/88)
A’meş… Mesruk’tan rivayet etti ki; yukarıdaki âyet-i kerimenin tefsirinde Abdullah b. Mes’ud şöyle demiştir: “Onlara azâb ettirmek için, uzun hurma ağacı gibi kuyrukları olan akrepler saldirtılır.”
Beyhakî… Abdullah b. Haris b. Cüz’ ez-Zebidî’den rivayet etti ki; Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:
“Doğrusu Cehennemde öyle yılanlar var ki, buhti develerinin boyunları gibi uzundurlar. Onlardan birinin ısırdığı kişi, zehirinin tesirini kırk bahar (yıl) boyunca hisseder.”
Ebubekir b. Ebi’d-Dünyâ… Peygamber (s.a.v.)’i gören ve onunla birlikte Veda Hacci yapan Haccac b. Abdullah es-Sümalî’den rivayet etti ki; Ashab’ın önde gelenlerinden Nasr b. Necib, kendisine şöyle demiştir: “Doğrusu cehennemde yetmiş bin vâdî her vadide yetmiş bin mahalle, her mahallede yetmiş bin ev, her evde yetmiş bin daire, her dairede yetmiş bin yılan, her bir yılanın yanında yetmişbin akrep vardır. Kâfir ve münafık kimse, bunların hepsiyle karşılaşmadan varacağı yere varamaz.” (Beyhakî, ei-Ba’sü ve’n-Nüşur, 263)
Bu; mevkuf, cidden garip ve şiddetli derecede münker bir rivayettir. Ancak Buharî de Tarih’ül-Kebir’inde buna benzer bir rivayette bulunmuştur. Doğrusunu Allah bilir.
Bazı tefsirciler Gayy ve Esâm’dan da bahsetmişlerdir ki; bunlar, cehennem vadilerinden iki vadidir. Allah bizi bunlardan da korusun.
“Aralarına bir cehennem deresi koyarız.” (Kehf, 18/53)
Bazıları bu âyette sözü edilen derenin, cehennemdeki kan ve irin deresi olduğunu söylemişlerdir.
Abdullah b. Amr ile Mücahid, bunun cehennem derelerinden biri olduğunu söylerken, Abdullah b. Amr şu eklemeyi yapmıştır: “Kıyamet gününde, doğru yolda olanlarla sapıklıkta olanlar, birbirlerinden ayrılacaklardır.“
Beyhakî… Heşim b. Avvam b. Havşeb’den rivayet etti ki; Abdülcebbar el-Havlanî şöyle demiştir: “Peygamber (s.a.v.)‘in ashabından biri, Dımışk’a geldi. İnsanların çok dünyalık peşinde olduklarını gördü. “Bununnlara ne yararı olacak? İleride, önlerine galak çıkmayacak mı?” dedi. “Galak nedir?” diye sorulunca, dedi ki: “Galak, cehennemde bir kuyudur. Acılığında cehennemlikler oradan can havliyle kaçarlar.” Burada sadece “kaçarlar” denmemiş; aksine “Can havliyle kaçarlar” denilmiştir. Bu dikkat edilmesi gereken bir noktadır.
Kaynak: Ölüm ve Ötesi – İbni Kesir
..
Share this - Lütfen : Paylaş
Bunu beğen:
Beğen Yükleniyor...
Posted in Ölüm Ve Ötesi - İbni Kesir, Diger Konular, Dini Konular, Güncel, Gündem, Genel, Yorumlar | Leave a Comment »
Posted by Site - Yönetici Mayıs 26, 2010

Papağanın Konuşması
Papağanın Konuşması
Papağana konuşma öğretmek için, önüne bir ayna koyarlar.
Aynada kendi aksini gören kuş, onun başka bir papağan olduğunu zanneder.
Aynanın arkasına gizlenen biri de güzel bir diksiyonla öğretmek istediği kelimeleri tekrar eder. Papağan, duyduğu bu kelimeleri aynada gördüğü papağanın söylediğini sanır. Böylece tekrarlanan kelimeleri ezberleyerek, söz söylemeyi öğrenir.
Papağan konuşmayı öğrenir ama söylediği sözün mânasından haberi yoktur.
Peygamberler ümmetlerine, Allah dostları da müridlerine, ayna mesabesindedir. Peygamber ümmetine Allah’ın emirlerini öğretir. Allah dostu da peygamberin yolunu bildirir. Aynaya bakan papağan gibi, mürid şeyhini taklit etmeye başlar.
Büyükler de, ”Taklit gerçeğe ulaşmanın başlangıcıdır” buyurmuşlardır. İmanın hakikatlerine, iyiliğe ve güzelliklere ayna olan şeyh vasıtasıyla, mürid kemale ulaşır.
Gerçeğe ulaşamayanlar ise, söylediği sözün mânasını bilmeyen papağan gibi mukallit kalır.
Kaynak : Mesnevide Geçen Hikayeler
..
Share this - Lütfen : Paylaş
Bunu beğen:
Beğen Yükleniyor...
Posted in Diger Konular, Dini Konular, Güncel, Gündem, Genel, Mesnevi’de Geçen Hikayeler - Mevlana, Yorumlar | Leave a Comment »